20 Temmuz 2020 Pazartesi

MELE-i ALA


Baba derdi derdini,

Derviş bildi fendini,

Terzi eğri biçse de

İyi kumaş,

Her daim,

Belli eder kendini.

Gün olur

Göklere sığmaz

Mele-i ala,

Sığmaz olur Adem,

Hem kefene

Hem de,

Hacer-ül musalla.

O anki gelir,

Geçer gider,

Akar gider altından toprak,

Altından kanat da taksan

Varamazsın vuslata.

Eğer,

İnkar edeceksen kendini

Sana sebep olan efendini;

Sığmaz sanma heybene,

Yüklen gayrı,

Kadir bilmezlerin

Cümle derdini.

Alem kaymış

Yıldızların üstüne

Baykuş çıkmış

Erenler’in büstüne

Ardan yoksun

Soysuzların işi ne

Başlar durmaz olur

Gövdelerin üstüne

Ben,

Beni benden süzüp

Ötekinden dermişim

Gece yatmış

Sabah

İpe un sermişim

Akşamına

Undan ekmek

İpten medet umanlara

Neyleyim

Ağam deyim

Paşam deyim

Gerisini demeyeyim.

Cemil Dede der ki;

Çarşı pazar

İşte böyle kuruldu

Sorulmaz asla denen sorular

Utanmadan soruldu

Olmaz işe

Olsun diye kafa yoruldu

Yazın çağlar

Kışın çağlar

Koca sular duruldu

Kimine azık

Kimine tezek sunuldu

Durdu oğul

Baba ona sokuldu

Dedi ona

İşte tek atımlık tüfek

Bil bakalım

Onu ilk kim çekecek