SIR

O büyük şehrin
Issız çıkmazlarında,
Karanlık kuytularında gizlidir
İnsanın bizdeki bütün sırrı.
Ve böylesine
Açmazların gölgesinde
Boğuşmaktadır bizim ile hayat.
Biz ona kucak açtıkça,
O bizden kaçmakta
Delicesine sevdan.
Yaşama dair ettiğim yeminime inat,
Pek çok beklentinin merkezindeki
Bir kurtarıcı edasından oldukça uzak;
Fani bedeninde
Kıvrana kıvrana ölmektedir
Terkedilmiş ruhum...

KIYAMETİN OLURUM

Asi geldin bu bedene
Asi duracak elbet ruhum
Ya bu can senin olacak
Ya kıyametin olurum

Gözlerin değer yüreğime
Gözlerin servetim, ahım
Canımdan bir parça olsan
Kırılmazdı gururu ruhun

Bırak bu can sende kalsın
Yoksa kıyametin olurum

KEMANCI

Seni göremedim dün yine.
Dokunamadım ellerine.
Ne de çok özledim seni
Ne de çok özledim bilir misin?
O güzel sesini.
Şarkımız hala kulaklarımda.
Bak,
Dinle.
Bizim için çalıyor yine kemancı.
Her pazar gittiğimiz muhallebici var ya,
Seni sordu geçenlerde bana.
Seni sordu ama,
Verecek cevabım yoktu benim.
Ne diyebilirdim ki ona?
Gelmedi işte.
Bundan sonra da gelmeyecek.
O bir rüyaydı gördüğüm;
Geldi geçti.
O bir rüyaydı gördüğüm;
Hayırsız bir sevgiliydi
Rüyalarıma gömdüğüm.

ŞİİR

DOĞUM GÜNÜ

Ne doğum günü
Ne yılbaşı
Ne de başka bahane...

Bir yanım mehtap,
Bir yanım sen...

Yıldızlar örtü olsun bize
Çimden sedire uzanırken
Sabaha karşı sırılsıklam
Seheri selâmlamak da var,
Uyanmak bahasına,
En güzel yerinde hayatın...

Merhaba!


Yakında sizlerleyim!